Ana içeriğe atla

ÇÖL ÇALISI

Kaybolmuş ruhlar zifiri bir karanlığın içinde, yalnız ve acı çekiyorlar, ümitsizce.

Uzakta bir ışık görür içlerinden biri, sevinçle koşar bu loş ışığa doğru
Ümitsizce belki bir çıkışa doğru koşuyordur. Belki bir ateşböceğinin yaydığı ışıktır tek aydınlık kaynağı, diye düşünür.
Zifiri Karanlıkta kendisi gibi o tarafa bu tarafa koşan yalnızların ve yardım bekleyenlerin feryatları ve çığlıkları, bazen sessizce ağlayışlarını duyan yok zannedercesine boşluklarla dolu dünyada kapılar aramaya başlar.
Kafesteki bir kuş gibi çırpınır. O kadar çırpınır ki kanatları kanar. Yaralı kanatlarıyla ve kırgın kalbiyle çaresizce yorgun düşer. Bayılırcasına uyur. Derinlere dalar ve ruhuyla feryat etmeye devam eder rüyalarında. Kötülük hiç bu kadar güçlü olmamıştı.

Dudakları adalete susuzluğundan çatlamış, gözlerinden yaşlar akarken derin uykudan nahif bir sesle uyanır.
Yanına yaklaşan ihtiyar bir adamdı.


Elindeki suyu ona uzatıp "Al kızım biraz iç" dedi.
Kadının gözleri kamaşıyordu, yerinden kalkıp oturdu. Şefkat ve minnet dolu gözlerle uzun beyaz sakalları ve saçları olan ihtiyardan suyu alıp birkaç yudum içti.
Başını kaldırıp su kâsesini ihtiyara geri verip teşekkür etmek istedi.
Fakat ihtiyar adam yoktu, gitmişti.
İçindeki ışık çöl çalısı gibi yeşermeye ve parlamaya başladı.
Kalbindeki ışık seli gökyüzüne doğru akıyordu artık.
Bir anda gökyüzünde binlerce ışık küresi belirdi.
İçindeki ışık alevleri parlamaya başlar.
Ruhunun derinliğindeki coşkulu bir aşk ona elini uzatmıştı.
Binlerce ateşböceği ve ışık küresi insanların kalplerine öpücük kondururcasına onları sarıyordu.
Ruhlarındaki ilahi güç cesaret ve azim ile zifiri karanlığın beslendiği kötülüğün köküne ışık yağdırıyordu.
Kötülük bu muazzam enerjinin karşısında fazla dayanamadı.  
Ümit ve Sevgi, Aşk, Cesaret ve Kararlılık azim ile birlikte insanların kalplerinde ve ruhlarındaki inancı yeninden ve daha güçlü bir şekilde ortaya çıkarmıştı.

Dünya artık yem yeşil, ferah ve adaletin hâkim olduğu bir cennet bahçesine adaylığını ilan ediyordu.
Ve insanlar artık anlamıştı.
Bencillik, Ego, Kibir, Haset ve Aç gözlülük sadece yıkım ve yok oluş getiriyor.
Ölümsüz olmak için inanç ile yoğrulmuş sevgi ve şefkat, paylaşma ve adalet onların en önemli beka ve besin kaynağı ve elbette ki tek kurtuluşlarıydı.

Sevgiyle ve Cesaretle, Bilgelik ve Adalet Bütünle olsun.
Hazar Tandoğan
18.11.2021- 19:00



Yorumlar

En Çok Okunanlar

Kuantum NOKTA Mikroiğne Aşılama ve BİLL GATES

Yazılarımın çoğunda antik dönemlerden günümüze insan DNA'sı üzerinde yapılan değişimler ve deformeler hakkında fikirlerimi beyan ettim. Bu girişimlerin en güncel aşmasını ifşa ediyorum;    Bill Gates;  Bill ve Melinda gates vakfı adı altında  bağlı olduğu bu karanlık oluşum,  (Buna anunnaki mi dersiniz, negatif plan mı, illuminati veya lusiferian; satanism vs...) insan DNA'sını değiştirmeye yönelik yeni bir tür çip üzerinde çalışıyorlar ve sanırım son aşamalarına dahi gelmiştir. Zaten koronavirüs salgınının amacı da insanları buna hazırlamaktır. Onların birbirini suçladığına bakmayın. ABD, Çin'i suçlar, Çin ABD'yi, Hepsi birbirini suçlar dururlar bu onların oyalama ve kafa karıştırma ve en önemlisi KORKU salma yöntemlerinden birdir. Bu yeni tip ÇİP Mikroiğne aşı sistemi olarak tanımlanıyor. KUANTUM yapılı bir nanoçiptir. Başka deyişle bir nanokuantum çip veya programlanabilir bir kuantum yazılım sistemi gibidir. Burada benim kendi düşünceme ...

Melezleme programı, Chemtrails ve Arkonlar ; İfşaat

Dünya, iklimini değiştirmiyor. Küresel ısınma da bir aldatmaca. Manipülatif bir söylenti. Dünyanın enerji alanı değişiyor. Dünya bizim için değil onlar için yaşanmaz frekansa ulaşıyor. Bu nedenle de iklimi değiştirmek ve dünyanın ısı, enerji ve atmosfer dengesini bozmak isteyenler var. Bunun için en gözle görülür uygulamalarıysa Chemtrails 'dir. Son zamanlarda özellikle de 1950’lerden sonra insanlık bilinç ve zihinsel algı olarak farklı ve önceki evreye göre daha yüksek bir seviyeye ulaşmak için önemli değişimler yaşamaya başladı. Bu değişimin insanlık için getireceği en önemli durumun bütünsel yükselişin temellerini oluşturmaya yönelik adımlar ve dünya genelinde farkındalıklar yaratarak insanlığın algısal ve titreşimsel yükselişine sebepler oluşturmaktır. Bir sonraki yüksek frekans insan varlığının oluşumuna sebepler yaratan yeni enerji rezonansları ve titreşim alanları yükselmeye odaklı ve yatkın olan biz insanoğulları için son derece önemli ve pozitif bir gelişme olsa da...

Antarktika Uygarlığı

Dünya’nın her iki kutup bölgeleri olarak bildiğimiz ıssız ama aslında ıssız olmayan alanlarda oldukça yüksek teknolojik varlıklar yaşamaktadır. Her iki kutupta da üsleri olan ancak Güney kutbunda ana merkezleri olan Antarktika uygarlığının kökenleri çok antik dönemlere Atlantis’e kadar uzanır. Atlantis’in Agartha’dan yüzeye çıkış yaparak inşa ettikleri bir uygarlık olduğunu söyleyebiliriz.   Antarktika uygarlığının Agartha ve Atlantis, Mu gibi antik medeniyetlerin devamı olduğunu da. Agartha’dan yüzeye çıkış yaparak medeniyet inşa eden Atlantis’lilerin oldukça mücadeleci bir geçmişleri var. Agartha inşa edilmeden önceki yüzey savaşları, Negatif ittifakın yüzeyi ele geçirilmeleri, bir süre sonra ise püskürtülerek geri çekilmeleriyle yüzeydeki Atlantis uygarlığı inşa edilmişti. Sirius’lular Orion’daki yaşamın özellikle dragonoid türlerce istila edilişinden sonra hareket geçtiler. Bu varlıklar Arkon’ların kontrolü altındadır ve halen evrenimizin farklı noktalarında istilacı ...

Negatif Enerjiler ve Etkilerden Korunmak için Tavsiyeler

Metafiziksel olarak yaşanan negatif durumların ana sebebi frekansın düşük olmasıdır. Hem fiziksel hem de ruhsal olarak frekans yükseldiği zaman negatif durumlar da zamanla ortadan kalkar. Özellikle negatif enerjili varlıkların etkisinde olduğunu düşünenlere tavsiyem, pozitif anlamda frekansınızı yükseltin. Bunun için de 1- En başta Yaratıcı'yla aranızdaki bağı güçlendirin. Bunun için ona odaklanıp dua edin. Sadece O'nu hissedin. O beşer değildir. Sizi duyar. Yeterki inanarak  ve samimiyetle ona odaklanın. Onun enerjisini ve yoğun sevgi frekansını algılamaya çalışın. 2- Hakiki gül suyu hergün evinize ve cildinize sürdüğünüzde zamanla frekansınızın arttığını göreceksiniz. Evinizin köşelerine koyacağınız büyük parçalar halinde kaya tuzu (küçük çocukların ulaşamayacağı) evinizin negatif enerjisini emer ve etkisiz hale getirir. 3- Doğayla zaman geçirin. Ağaçlara sarılın. Onlara sizdeki negatif enerjiyi almasına izin verin. Çiçekleri koklayın. 4- Çıplak ayak temiz t...

Sivrisineklere Karşı Bitkisel Öneriler Araştırma ve Derleme

  Sivrisineklere Karşı Bitkisel Öneriler Araştırma Derlemesi   UYARI:   Önereceğimiz çözümler Çocuklar, Hamileler, Kalp ve tansiyon hastalarında, alerjik bünyelerde ve diğer ciddi rahatsızlığı bulunan kişilerde Doktora danışarak ve Temkinli kullanılmalıdır.       Günümüzde insan veya insan formundaki diğer türlerin Tanrıcılık oynaması ve bu ilahi nizama karşı durmaları oldukça belirgin ve hissedilir hale gelmiştir. İnsanın yaratılışıyla başlayan bu sürecin belki de milyonlarca yıllık bir geçmişi vardır. Bu gün geldiğimiz noktada bilim ve ilim adı altında insanlara empoze edilen veya dayatılan olguların tamamının masum olduğunu düşünmek saflık olur. Biyolojik, kimyasal, Frekansal, Gıda, Giyim, Eğitim, Siyaset, Medya, Müzik ve aklımıza gelen her alan bu bilinmez sandığımız ama aslında bilinen aklın kontrolü altındadır. Son zamanlarda pandemiyle birlikte bu daha da hissedilir hale geldi. Aslında hep vardı fakat fark edilme seviyesi artmış oldu. ...

Antik Çağlardan Günümüze Anunnakiler ve Arkonların İnsanlar Üzerindeki Etkileri

Antik çağlarda negatif varlıklar fiziksel olarak insanlarla birlikte aynı frekans alanında yaşıyorlardı. Yani onları fiziksel gözlerimizle görebiliyorduk. İnsanlar üzerindeki etkileri günümüzden farklı yöntemler kullanarak gerçekleşiyor olsa da hemen hemen aynı amaçlar içindi diyebiliriz. Ancak günümüzde insan gruplarının da kendi türlerine ihanetlerini göz önünde bulundurduğumuzda bu manipüle ve etkilerin boyutları ciddi derecede daha yoğun ve daha şiddetli olduğunu göreceğiz. Negatif varlıklar deyince akla ilk gelen tür reptilianlar oluyor ama aslında reptilianlar da köle bir ırktır. Anunnaki; Gökten gelenler mi yoksa ANU'nun soyundan gelenler mi anlamında diye soracak olursak bence her ikisi de doğru tanım olacaktır. ANU bir melez archon’dur yani eterik ziftimsi bir varlığın bedensel olarak DNA zincirlerinde en yoğun genleri ANU’da parazitlenmiştir. Dolayısyla ANU’nun etkilediği ve ANu’dan doğan nesile veya türler Anunnaki olarak bilinirler. Anunnaki ittifakı farklı ...