Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kehf'in Arayışında-2

Kehf kelimesi başlı başına ilginç ve çok yönlü bir kelimedir. Kaf, Kehf, Kufu, khufu Kuhuf vs.. İşin en gizemli yani ise KEHF suresinde anlatılan olayların hepsinin ZAMAN ile alakalı olmasıdır. Farklı bir açıdan bakalım: 9-Yoksa sen Ashab-ı Kehf ve Rakim'ın, ayetlerimizden şaşılacak bir olay olduklarını mı sandın? 10-O vakit o genç yiğitler KEHF’e çekildiler ve şöyle dediler: " Ey Rabbimiz, bizlere tarafından bir rahmet ihsan et ve bizim için işimizden bir muvaffakiyet hazırla!" Daha önce de bahsettiğim gibi KEHF kelimesi gizemli ve garip bir kelimedir. Arapçada mağara kelimesinin karşılığı ĞAR kelimesidir. KEHF ise yapay olarak oluşmuş kuytu yer, sığınak gibi anlamlar taşımaktadır. Ben bu kelimelerin ikisini de google resimlerde arattım. Kehf kelimesini arattığımda karşıma insan eli ile yapılmış kuytu ve oyuklar, yer altı binaları ve buna benzer yerler çıktı. ĞAR kelimesini arattığım da ise karşıma doğal ve dağlarda oluşan bildiğimiz mağaralar çıktı. Ş

Kehf'in Arayışında- 1

Kehf Suresi ne anlatıyor? K utsal kitaplarda öyle ayetler/sureler veya bölümler var ki teknoloji ve bilim bu kadar gelişmesine rağmen hala açıklanamıyor. Birçok bilim insanı ve araştırmacı her ne kadar kutsal metinleri incelese de hala gizemi ve sırrı çözülemeyen birçok olay, kişi ve ya ayet mevcuttur. Bana göre Kuran ı kerim’de en gizemli ve sıra dışı olayların anlatıldığı sure KEHF suresidir diyebiliriz . Hemen hemen birçok çevirmen Kehf kelimesini mağara olarak tercüme etse de bu kelime farklı anlamlar içerdiği için sadece Mağara olarak anlamak yanlış olur zira bu surede kehf birkaç anlamda kullanılmıştır. “Çukur, sığınak, kapalı yer, tek kişilik kapalı alan” gibi anlamlar barınmaktadır. Nitekim Mağara kelimesinin Arapça karşılığı ĞAR’dır. Örneğin Ğar i Hira. (Hira mağarası) Buradan yola çıkarak Kehf kelimesi Mağaradan ziyade çok daha farklı bir mekânı veya nesneyi tarif etmektedir. Her ne kadar bizler ilahiyatçı olmasak da akıl edip düşünmeyi ve kutsal olarak kabul ettiğimiz

Ölüm ve Sonrası

En bilinmezlerden biridir ölüm ve ölümden sonraki yaşam. Aslında Günümüzün farkındalık düzeyine bakacak olursak ölümü ve sonrasını anlamak hiç zor değildir. Keza Kutsal Kitapların da bu konuda verdikleri bilgilerle paralel bir yol izler. Daha doğrusu ilahi öğretilerin aktardığı bilgileri günümüzün ruhsallık ilmi ışığında açıklamak mümkündür. Her canlı ve her nefis ölümü tadar. Ölüm yaşayan ve bilince sahip her varlık için kaçınılmaz bir durumdur. Kimi varlık uzun, kimi varlık kısa ömre sahiptir ve hiçbir varlık sonsuza kadar aynı bedende yaşamaz.   Ebedi Sonsuzluk sadece Yaratıcı’ya mahsustur. İstisnasız tüm yaratılmışlar buna gezegenler ve yıldızlar da dâhil ölürler. Ölüm nedir? Ölüm denilen durumun sadece fiziksel yapılı bedenler için geçerli olduğunu biliyoruz. Her beden bir Ruh parçası taşır. Ben bu ruh parçacığına alt ruh diyorum.   Alt Ruhlar, Kök Ruhlara bağlıdırlar. Bu kök Ruhlar belki bir Gezegenin ruhu belki bir yıldızın ruhudur. Belki bağımsız bir ruh küme’si

Gothic; Demonik “Tanrıların” Mimarisi

Gotik mimarisi için 1140 civarında kuzey Fransa’da doğduğu yazılsa da bu mimarinin kökenleri çok antik çağlara ve hatta dünya dışına dayanmaktadır. Babil kulesi belki de kadim gotik mimarisi için iyi bir örnek olacaktır. Ancak Babil kulesi karma bir mimariye sahiptir ve belkide eksik ve hatalı tasvir edilmiştir. Öte yandan Gothic kelimesinin anagramik açıdan içinde saklanan ve GOD kelimesinden türediğini gösteren özelliği bu mimarinin kökenleri hakkında bize ipuçları vermektedir.  Bu stil özellikle kiliselerin yapımında kullanıldı. Sivri uçlu kemerler ve kuleler, yaratık heykeller ve sivri kubbeli tavanlar, donuk ve karanlık alanlar, küçük renkli pencereler, gizli odalar, yapıların bir kısmının ahşap olması bu yapıların temel özellikleridir. Bu mimariyi özellikle Avrupa sınırları içerisinde daha çok katedraller ve tapınaklarda görmemiz mümkündür. Keza bu mimarinin temeli aslında çok daha eskilere yani antik çağlara dayanmaktadır. Negatif demonik varlıklar Drako takımyıldızdan dünya

Uzun kafatasılarının Sırrı

Çok kadim dönemlerde negatif varlıklara sunak verip onların negatif eylemlerinden korunabilmek için kurban ayinleri düzenlenirdi. Bu bir nevi onlara rüşvetler verme veya onların isteklerini yerine getirerek karşılıklı bir anlaşmaydı. Bu varlıklar insanlardan insan kurbanlar da isterlerdi. Özellikle çocuk kurbanlar veya canlı çocuklar isterlerdi. Zira kan akarken kandan açığa çıkan enerjiden besleniyorlar, hatta insan etiyle beslendiklerini söylemek abes olmaz. Bunun farklı nedenleri de olabilir elbette. Bu negatif varlıklar Anunnaki ittifakında olan ve eski dönemlerde "tanrılar" olarak benimsenen varlıklardı ve insanlar üzerinde kontrol ve güç sahibilerdi. İnsanlar bu negatif varlıklara tapıyor, onlara çeşitli sunaklar sunup insan kurbanlar ver iyorlardı. Günümüzde de gizli bir şekilde bu hala devam etmektedir ne yazık ki !  Özellikle uzun kafatasıya sahip bazı türler de bu negatif ittifakın içinde yer alır. Başka deyişle bu sözde "Tanrılar"ın çoğunun

İnsan yapımı Ufolar ve Dünyadışı varlıklarca yapılan araçlar arasındaki farklar

İnsan yapımı ve insan kullanımındaki "Ufo"larla dünyadışı varlıklar tarafından yapılan ve kullanılan uzay gemileri arasında ciddi farklar var. Nedir bu farklar: 1- İnsan yapımı ufolar hızlı hareket etmezler. Kolayca fotoğraflanırlar. Oysa dünyadışı varlıklara veya yeraltı üslerde yaşayan varlıklara ait gemiler/araçlar çok hızlı süzerler, bazen hiç görünmezler, frekans farkı nedeniyle görünmez veya şeffaf olarak algılanabilirler. Çok hızlı olduklarından veya titreşim frekansı farkı nedeniyle farkedilmezler) Fotoğraflanmaları zordur. Dolayısıyla sadece frekanslarının bu araçların frekansına yakın olan kişler tarafından algılanırlar. 2- İnsan yapımı ufolar genelde tepsi veya üçgen şeklindedir. Dünyadışı varlıklara ait gemiler/araçlar hacimli ve vecheledirler. Birçok şekilde olabiliyorlar. Hatta bir kaya şeklinde. 3- İnsan yapımı ufolar pervane sistemiyle kalkış ve iniş yaparlar, dünyadışı varlıklara ait gemiler/araçlar antigravity sistemini kullanırlar. 4- İns

Karadelikler (Black Holes)

Karadelikler (Kanal Bilgisi) karadeliklerin en önemli işlevi rezonans alanları sağlayarak evrenin bükülme ve genişleme oranını dengede tutmaktır. Bu orantıyı sağlamak için karadelikler emme gücüne sahipken akdelikler de püskürtme gücüyle evrensel sıvının içinde yüzen gezegenleri ve galaksileri hareket ettirmek için itme enerjisi üretimine yardımcı oluyor, aynı zamanda doğru rotada süzmelerini sağlıyorlar. Bu bükülmeler ve kasılmalar tıpkı suyun içinde oluşan dalgalar gibidir. Bu nedenle de karadelikten emilen bir kütle titreşim frekansına göre karadeliğin içinden birçok kollara ayrılan enerji tünelleri vasıtasıyla en uygun olanına geçiş yaparak akdelikten dışarı çıkıp, kütlesel frekansına uygun bir alanda kendini bulacaktır. Karadelikten içeri girerken molekülize olan bir maddesel veya süptil, ışık veya herhangi bir yapıdaki kütle akdelik alanın girmeye başladığında tekrar toplanır ve dışarı çıkar. Keza toplanırken yeni enerji alanına uyumlanarak tekrar tasarlanır. Bu geçişler b