Daha hızlı kablosuz ağ hizmetlerinin! devreye girmesi hızlandıkça insanlık yeni hastalıklarla karşı karşıya kalacaktır. Bunu birkaç seneden beri dile getiriyorum. Yıllardır birçok bilim insanı da bu konuda ciddi uyarılar yapmışlardır.
Yine uyarıyorum;
Uyumsuz frekanslar dünyanın frekansına aykırı olduklarından üzerindeki her şeyi değiştirme ve dönüştürme potansiyeline sahipler. Bunlar canlı veya cansız fark etmez. Virüsleri, bakterileri, mantarları tüm mikrobik canlıları, hatta kendi içimizdeki akyuvarlar veya alyuvarlar gibi önemli hücreleri değiştirerek ölümcül veya mutasyona sebep olacak etkenler haline getirebilirler.
Garip bir şekilde anlattıklarım yıllar sonra konuşulmaya ve önem kazanmaya başlıyor. İş işten geçtikten sonra! Daha Korona yokken Haarp ve frekansal yıkımlar konusunda uyarılarda bulunmuştum. Depremlerle ve diğer yapay felaketlerle gezegenin yapısını, iyonosfer ve troposferde olmaması gereken frekansal etkileşimler yaratarak dünyamızın rezonans alanını tümüyle dönüştürebilirler. Hoş, uyarılarımız sadece kendimize ya ! kaile alan mı var ki bir faydası olsun? Sadece bizler halk olarak önlemler geliştirmeliyiz diyorum. Özel radyasyon koruyucu kıyafetler, şapkalar gibi.
Daha ileri giderek Haarp teknolojisini bu değişimleri engellemek için kullanmalıyız. Bu bir savaştır ve savaş artık form değiştirdi. Teknolojik üstünlükler sağlamamız şarttır. 5G ve üzeri bir telekomünikasyon hizmeti insanlığın doğasına aykırı frekanslara sahiptir. Bu dünyanın yıkımına ve yok oluşuna sebep olur. Dünya zamanla karanlık, bitkisiz, doğasız ve cansız bir gezegene dönüşür. Üzerinde yaşayabilenler ise bilinçli olarak bu teknolojileri kötüye kullanan ışıksız ve doğasız yaşayabilen varlıklar olur. Nitekim insanlar da yer atlarına çekilmek zorunda kalır. Bakın bu da bir öngörüdür. 50-100 sene sonrasının dünyasını görmektir. Bu kehanet değildir. Bu negatif ışıksız varlıklar kendi dünyalarını yaratıyorlar. O halde biz neden kendi dünyamızın dönüşümüne hala tüm umursamazlık ve ciddiyetsizlikle göz yumuyoruz.
İnsan İNSAN ırkının düşmanı haline getirildi.
Işıksız ruhsuz varlıklar insanın ruhundaki ışığı emmeye, kibirleriyle, egolarıyla ve hasetleriyle insanlardaki Yaratıcı Nuru'unu kıskanmaya devam ediyorlar. Onları da, dünyayı da iyileştirmek bizim elimizde oysa. Onlar iyileşebilir yeter ki sen iste. Onlar seni değil sen onlar dönüştür.
Nasıl mı?
Nasıl mı?
Bu aslında zor değil, sadece kendi iradenle hareket edip bilinçlenerek ve samimi bir şekilde iyi bir insan olman gerekiyor.
Yaratılmışları Yaradan için sevmen.
Özetle pozitif enerjiler üret. Kendini BİL, bil ki diğer yaratılmışları da bilesin. Dünyanı BiL ve nasıl yaşaman gerektiğini anla.
Ben buradayım, diğer her ışık varlık gibi, senin gibi. Biz buradayız. Kendime de herkese de ışık olmaya çalışıyorum. Bütün olarak bu misyonumuzu en iyi şekilde, karanlığı ışıkla iyileştirerek yola devam etmeliyiz. İnsan olmanın gereği, Ademler ve ışıklar diyarından gelen ışıklar olarak bu hepimizin görevidir.
Sevgiyle ve ışıkla; ©Hazar Tandoğan
Daha fazla bilgi için linklerdeki videoları izleyebilirsiniz.
Sevgiyle ve ışıkla; ©Hazar Tandoğan
Daha fazla bilgi için linklerdeki videoları izleyebilirsiniz.
Yorumlar
Yorum Gönder