Nikola Tesla'nın gördüğü vizyonlar hakkında Buluşlarım kitabında bazı ipuçları vermiş. Bu kısımlardan bazılarını sizler için topladım.
Gözlerimin önünde çoğunlukla güçlü ve ani
ışıkların eşlik ettiği çeşitli görüntüler beliriyordu. Bu görüntüler gerçek
objeleri görmemi engelliyor ve düşünce ve hareketlerimi etkiliyordu. Bunlar
gerçek hayatta gördüğüm şeylerin ve manzaraların görüntüleriydi. Asla hayali
bir görüntü görmüyordum. Bana bir şey söylendiğinde, o objenin görüntüsü
gözlerimin önüne son derece canlı bir şekilde geliyordu ve ben bazen gördüğüm
şeyin gerçek olup olmadığını anlamakta güçlük çekiyordum.
Gözümün önünden bir görüntüyü bilinçli olarak defetmeyi ilk başardığımda oniki yaş civarındaydım, fakat daha önce söz ettiğim ışık flaşlarını kontrol etmeyi hiç başaramadım. Bunlar belki de en tuhaf deneyimlerimdi ve anlaşılmazlardı. Genelde kendimi tehlikede ya da stresli hissettiğim durumlarda ortaya çıkıyorlardı ya da çok coşkulu olduğumda. Bazen çevremdeki tüm havanın canlı ateş uzantıları ile dolu olduğunu görürdüm. Bunların şiddeti azalmak yerine zamanla arttı ve neredeyse yirmi beş yaşıma geldiğimde maksimum seviyeye ulaştı.
Gözümün önünden bir görüntüyü bilinçli olarak defetmeyi ilk başardığımda oniki yaş civarındaydım, fakat daha önce söz ettiğim ışık flaşlarını kontrol etmeyi hiç başaramadım. Bunlar belki de en tuhaf deneyimlerimdi ve anlaşılmazlardı. Genelde kendimi tehlikede ya da stresli hissettiğim durumlarda ortaya çıkıyorlardı ya da çok coşkulu olduğumda. Bazen çevremdeki tüm havanın canlı ateş uzantıları ile dolu olduğunu görürdüm. Bunların şiddeti azalmak yerine zamanla arttı ve neredeyse yirmi beş yaşıma geldiğimde maksimum seviyeye ulaştı.
1883 yılında Paris'teyken seçkin bir
fabrikatörün bir atış talimi davetini kabul ettim. Uzun zamandır fabrikaya
hapsolmuştum; temiz hava üzerimde harika bir canlandırıcı etki yarattı. O gece
şehre dönerken adeta beynim yanıyormuş gibi hissettim. İçinde küçük bir güneş
varmış gibi görünen bir ışık gördüm ve tüm geceyi işkence görmüş beynime soğuk
kompres yaparak geçirdim. Sonunda flaşların sıklığı ve şiddeti azaldı fakat
tamamen kaybolmaları üç haftadan fazla sürdü. İkinci kez davet edildiğimde
yanıtım katı bir HAYlR oldu.
Bu ışıltılı fenomenler aklımda yeni olanaklar yaratan yeni bir fikrin oluştuğu dönemlerde zaman zaman hala ortaya çıkıyor, fakat eskisi kadar heyecan verici değiller, şiddetleri nispeten küçük. Gözlerimi kapattığım zaman öncelikle hiç şaşmadan son derece kötü ve tekdüze bir mavilik görüyorum, açık fakat yıldızsız bir gecedeki gökyüzünden farkı yok. Birkaç saniye içinde bu alan, sayısız yeşil tanelerle kıvılcımlanarak hareketleniyor, birkaç katman halinde bana doğru yaklaşıyor. Aniden sağda, birbirine paralel ve çok yakın iki çizgi sisteminden oluşan, sarı-yeşil ve altın renginin baskın olduğu türlü renklerden oluşan bir şekil düzeneği oluşuyor. Hemen ardından çizgiler daha parlaklaşıyor ve tüm şeklin üzerine yoğun şekilde yanıp sönen ışık noktaları saçılıyor. Bu resim görüntü alanımdan yavaşça geçiyor ve yaklaşık on saniye içerisinde, arkasında çevik bir şekilde dalgalı ve canlı şekillere dönüşmeye çalışan bir bulut denizine yol açan tatsız ve uyuşuk gri bir zemin bırakarak sola doğru kayboluyor. Bu griye ikinci aşamaya ulaşana kadar herhangi bir şekil yansıtamamam tuhaf. Uykuya dalmadan önce her seferinde insanların ve cisimlerin görüntüleri gözümün önünden geçiyor. Bunları gördüğüm zaman biliyorum ki bilincimi kaybetmek üzereyim. Eğer yoklarsa ya da gelmeyi reddediyorlarsa bunun anlamı uykusuz bir gece demek.
Defalarca neredeyse boğuluyordum, bir kez neredeyse haşlandım ve bir keresinde yakılmaktan kıl payı kurtuldum. Gömüldüm, kayboldum ve döndüm. Delirmiş köpeklerden, domuzlardan ve bazı vahşi hayvanlardan kıl payı kurtuldum. Dehşet verici hastalıklar gördüm ve her türlü tuhaf kazaya uğradım; bugün sağlıklı ve dinç olmam adeta bir mucize gibi görünüyor. Fakat tüm bu kazaları düşündüğümde hayatta kalmamın tamamen tesadüfi olmadığına inanıyorum.
Bu ışıltılı fenomenler aklımda yeni olanaklar yaratan yeni bir fikrin oluştuğu dönemlerde zaman zaman hala ortaya çıkıyor, fakat eskisi kadar heyecan verici değiller, şiddetleri nispeten küçük. Gözlerimi kapattığım zaman öncelikle hiç şaşmadan son derece kötü ve tekdüze bir mavilik görüyorum, açık fakat yıldızsız bir gecedeki gökyüzünden farkı yok. Birkaç saniye içinde bu alan, sayısız yeşil tanelerle kıvılcımlanarak hareketleniyor, birkaç katman halinde bana doğru yaklaşıyor. Aniden sağda, birbirine paralel ve çok yakın iki çizgi sisteminden oluşan, sarı-yeşil ve altın renginin baskın olduğu türlü renklerden oluşan bir şekil düzeneği oluşuyor. Hemen ardından çizgiler daha parlaklaşıyor ve tüm şeklin üzerine yoğun şekilde yanıp sönen ışık noktaları saçılıyor. Bu resim görüntü alanımdan yavaşça geçiyor ve yaklaşık on saniye içerisinde, arkasında çevik bir şekilde dalgalı ve canlı şekillere dönüşmeye çalışan bir bulut denizine yol açan tatsız ve uyuşuk gri bir zemin bırakarak sola doğru kayboluyor. Bu griye ikinci aşamaya ulaşana kadar herhangi bir şekil yansıtamamam tuhaf. Uykuya dalmadan önce her seferinde insanların ve cisimlerin görüntüleri gözümün önünden geçiyor. Bunları gördüğüm zaman biliyorum ki bilincimi kaybetmek üzereyim. Eğer yoklarsa ya da gelmeyi reddediyorlarsa bunun anlamı uykusuz bir gece demek.
Defalarca neredeyse boğuluyordum, bir kez neredeyse haşlandım ve bir keresinde yakılmaktan kıl payı kurtuldum. Gömüldüm, kayboldum ve döndüm. Delirmiş köpeklerden, domuzlardan ve bazı vahşi hayvanlardan kıl payı kurtuldum. Dehşet verici hastalıklar gördüm ve her türlü tuhaf kazaya uğradım; bugün sağlıklı ve dinç olmam adeta bir mucize gibi görünüyor. Fakat tüm bu kazaları düşündüğümde hayatta kalmamın tamamen tesadüfi olmadığına inanıyorum.
©Hazar Tandoğan
Yorumlar
Yorum Gönder