Kehf Suresinin 93.ayetinden sonra Hz.Zulkarneyn’in yecüc mecüc ile ilgili
yaşadığı yolculuğu anlatıyor. Zulkarneyin hiçbir dil anlamayan kavime
rastlıyor.
94. Dediler ki: Ey Zülkarneyn! Bu memlekette Ye'cûc ve Me'cûc bozgunculuk yapmaktadırlar. Bizimle onlar arasında bir sed yapman için sana bir vergi verelim mi?
95. Dedi ki: "Rabbimin beni içinde bulundurduğu nimet ve kudret daha hayırlıdır. Siz bana kuvvetinizle destek olun da, sizinle onlar arasına aşılmaz bir engel yapayım."
96. "Bana, demir kütleleri
getirin." Nihayet dağın iki yanı arasını aynı seviyeye getirince (vadiyi
doldurunca): "Üfleyin (körükleyin)!" dedi. Artık onu kor haline
sokunca: "Getirin bana, üzerine bir miktar erimiş bakır dökeyim"
dedi.
Burada hiçbir dil bilmeyen kavim muhtemelen insan türünden olmayan ve yecüc mecüc’den kaçmış, dünyaya sığınmış bir türden bahsediyor. Ancak bizi ilgilendiren kısmı yecüc mecuc’nun bir gün tekrar bu seddi delerek dünyada bozgunculuk yapacağdır.
Uzun süredir bu konu üzerinde düşünüyorum. Daha önce bazı yazılarımda ve kitabımda bu konuya değinmiştim. Genel olarak Yecüc mecüc için zihnimde bir tema oluşmuş, onların direk mitolojide bahsedilen Arkonlar olabileceği hakkında kanı oluşmuş olsa da şimdiye kadar bu varlıkların ne olacağına dair kesin bir dil kullanamıyordum. Zihnimde bu varlıklarla ilgili oluşmuş temanın aslında dünyamızda çoktan ortaya çıkmış bilinçli ve parazit niteliğinde siyah sıvımsı/zift gibi sıvışan varlıkların olduğunu öğrendiğimde fikirlerimde ne kadar haklı olduğumu da anladım. Aslında bu varlıklar dünyamızda hep varlardı ancak Hz.Zulkarneynin bu varlıklara inşa ettiği sed nedeniyle dünyamıza kolayca sızamadıkları da ortadadır.
Hz.Zulkarneyin aslında manyetik bir alan veya mıgnatıstan bir sed oluşturuyor. Bu seddin nerede ve nasıl oluştuğuna dair kesin bir şey söylemek mümkün değildir ancak iki seçenek var.
1-Dünyanın manyetik aurasında
2- Dünyanın altında
veya bağlantılı olarak her ikisinde.
Black goo, siyah bilinçli ve zeki bir siyah sıvıdır. Genetik mühendislik sonucu olarak ortaya çıktığı iddia ediliyor. Ancak bana göre bu sıvının kaynağı farklı bir evrendir. Günümüzde bu sıvının yarı aktif olduğunu araştırdığımızda anlıyoruz. Aktif olabilmesi için bir bedende parazitlenmesi gerekmektedir. Parazitlendiği bedenlerin DNA’sını zamanla değiştiriyor ve uykuya yatıyor ve bana göre uykudan uyanmak için kitlesel bir komut bekliyorlar. Uyandıklarından ele geçirdikleri bedenlerde fiziksel değişimler yaratarak o bedeni farklı bir varlığa dönüştürecekler. Bunlar birçok filmde bize tanıdık geliyor. Prometheus veya Venom gibi filmlerde bu konu bolca işlenmiştir. Bu sıvının mıknatısa karşı zaafı olduğunu gözlemliyoruz. Mıknatısın etrafına toplandıklarında işlevsizler.
Burada hiçbir dil bilmeyen kavim muhtemelen insan türünden olmayan ve yecüc mecüc’den kaçmış, dünyaya sığınmış bir türden bahsediyor. Ancak bizi ilgilendiren kısmı yecüc mecuc’nun bir gün tekrar bu seddi delerek dünyada bozgunculuk yapacağdır.
Uzun süredir bu konu üzerinde düşünüyorum. Daha önce bazı yazılarımda ve kitabımda bu konuya değinmiştim. Genel olarak Yecüc mecüc için zihnimde bir tema oluşmuş, onların direk mitolojide bahsedilen Arkonlar olabileceği hakkında kanı oluşmuş olsa da şimdiye kadar bu varlıkların ne olacağına dair kesin bir dil kullanamıyordum. Zihnimde bu varlıklarla ilgili oluşmuş temanın aslında dünyamızda çoktan ortaya çıkmış bilinçli ve parazit niteliğinde siyah sıvımsı/zift gibi sıvışan varlıkların olduğunu öğrendiğimde fikirlerimde ne kadar haklı olduğumu da anladım. Aslında bu varlıklar dünyamızda hep varlardı ancak Hz.Zulkarneynin bu varlıklara inşa ettiği sed nedeniyle dünyamıza kolayca sızamadıkları da ortadadır.
Hz.Zulkarneyin aslında manyetik bir alan veya mıgnatıstan bir sed oluşturuyor. Bu seddin nerede ve nasıl oluştuğuna dair kesin bir şey söylemek mümkün değildir ancak iki seçenek var.
1-Dünyanın manyetik aurasında
2- Dünyanın altında
veya bağlantılı olarak her ikisinde.
Black goo, siyah bilinçli ve zeki bir siyah sıvıdır. Genetik mühendislik sonucu olarak ortaya çıktığı iddia ediliyor. Ancak bana göre bu sıvının kaynağı farklı bir evrendir. Günümüzde bu sıvının yarı aktif olduğunu araştırdığımızda anlıyoruz. Aktif olabilmesi için bir bedende parazitlenmesi gerekmektedir. Parazitlendiği bedenlerin DNA’sını zamanla değiştiriyor ve uykuya yatıyor ve bana göre uykudan uyanmak için kitlesel bir komut bekliyorlar. Uyandıklarından ele geçirdikleri bedenlerde fiziksel değişimler yaratarak o bedeni farklı bir varlığa dönüştürecekler. Bunlar birçok filmde bize tanıdık geliyor. Prometheus veya Venom gibi filmlerde bu konu bolca işlenmiştir. Bu sıvının mıknatısa karşı zaafı olduğunu gözlemliyoruz. Mıknatısın etrafına toplandıklarında işlevsizler.
Mıknatısın çekim etkisiyle hipnoz olmuşçasına hareketsiz ve zararsızlar. Hz.Zülkarneyin de mıknatıs yapıyordu veya manyetik bir alan oluşturarak bu varlıkları o alanda hapsetti. Bana göre bu alan dış uzayda dünyanın aurasal çizgisiyle farklı bir yapı arasında veya Ay’da bile olabilir. Ancak görünen o ki birileri bu sıvımsı varlıkları farklı yollarla dünyamıza taşıyorlar ve bedenlerde parazitlenmesini sağlıyorlar. Özellikle chemtrails püskürtmelerini araştıran alman bilimci Dr. Harald Kautz vella’nın bu konuda oldukça ciddi araştırmaları mevcuttur.
Dr. Harald’a göre nanobotlar sayesinde bu sıvı insanların bedeninde parazitlendikten sonra insanların aurasal yazılımlarından DNA’sal bilgileri topluyor ve daha sonra bu bilgiler dünyaya ayak uydurabilen melez varlıklar yaratmak için kullanılmaktadır. İlgili videoya linkten izleyebilirsiniz.
Dr. Harald ‘ın bu konudaki fikirlerini ciddiye alıyorum, çünkü benim de bu yönde bazı öngörülerim olmuştu ve maalesef ki ikisi birbirine paralel biçimde tutarlıdır. Bu da demek oluyor ki Yecüc ve mecüc çoktan dünyamıza inmeye başlamışlar.
©Hazar Tandoğan
28.12.2019
20:30
Yorumlar
Yorum Gönder